Ağrı'da hizmete talip olan her yöneticinin şehir ile alakalı çeşitli planları ve projeleri olur. Ülkemizde olduğu gibi her gelen yönetici veya siyasetçi kendisinden önceki yönetimin yaptıkları dışında çalışmalara imza atmaya ya da onun yaptıklarını beğenmeyip başka çalışmalar başlatmak gibi bir durum ortaya çıkartıyor.Bu gibi durumlar maalesef bize hep zarar olarak yansıyor. Sürekli bir yıkım ve onarım olmaktan öteye gidemiyor. Mesela Ağrı belediye binası için milyonlar harcanarak temel atıldı. Vali Süleyman Elban döneminde yapımına başlanan bina daha sonraları çürümeye terkedilmiş halde. Hatta uyuşturucu kullanan gençlerin uğrak noktası haline geldi.
Peki neden bu bina tamamlanmıyor? Binanın yeri mi uygunsuz? Ya da bina yapmak mı gereksiz? Veya yapmak için bütçe mi yok?
Daha bir çok soru sorulabilir. Ama önemli olan halkın gözünün önünde bu yarım kalan inşaat ile alakalı durumun çözüme kavuşması gerekiyor.
Bir başka konu ise;
Ağrı'da yapılan ÜST GEÇİTLER... Nedense bir çok yer de bu durum var ve şehrimizde de bu durum maalesef var. Anayollarda bir ölüm meydana geldiğinde, hemen arkasından bir üst geçit yapılır daha sonra halk kullanmış, kullanmamış kimse umursamaz. Üst geçit yapılarak sorumluluk atılmış oluyor. Bir kaza meydana geldiğinde "Biz gerekeni yaptık, üst geçit yaptık" deyip işin içinden çıkılamaz. Üst geçitlere yüksek meblağlar harcanıyorsa, halkın kullanmasına da teşvik ve zaruret getirilmeli. Karşıya kolay yoldan geçmek varken neden vatandaş üst geçit kullansın? Engel yokken üst geçiti öğrenciler neden kullansın? Karşıya geçmeyi engellemek ve vatandaşın üst geçitleri kullanarak güvenli geçmesini sağlamak çok zor olmasa gerek.
Yöneticilerden ricamız bu şehre bir hizmet yapacaksanız layıkıyla yapın. Bizim en büyük sıkıntımız, uzun vadeli projeler yapmaktan ziyade günü kurtarmakla uğraşmak. En önemli husus bizim ehil ve liyakat sahibi insanlara ihtiyaç duymamız.
Her yiğidin yoğurt yiyişi farklı olabilir ama bunun halka faydasının ne kadar olduğudur bizi ilgilendiren. Görevini en iyi şekilde yapmaya çalışanları tenzih ederek söylüyorum. Eğer doğru dürüst bu memlekete hizmet etmeyecekseniz bizim hem ömrümüzden hem de memleketimizden elinizi çekin. Bu söylediklerim bütün kamu kurum ve kuruluşları için geçerli. Bürokrat veya siyasetçi fark etmiyor. Vatandaş olarak, yönetici olarak ve bu memleketin bir ferdi olarak bu şehri birlikte kalkındırmak ve güzelleştirmek bizim görevimiz.
Kalın sağlıcakla...