ENERJİ EKONOMİ VE GIDA KRİZLERİ

Akıllı insan aptal bir sorudan, aptal bir insanın akıllı bir cevaptan öğrenebileceğinden daha çok öğrenir

Ekonomide en temel etken üretim. Üretmeyen toplumlar maalesef tükenmeye tüketilmeye mahkumdur. Para enflasyon likidite bankacılık sistemi tamamen yazbozdan ibaret. Reelde en temel ekonomik özgürlük üretime dayalı iktisatlardır. Ekonomiyi iki şey elde tutuyor:  Enerji ve gıda. Her zaman Dünya'nın en büyük şirketleri büyük iç pazarlardan sonra globallestiler.

Kendine yetebilen, üretebilen, tüketime dayalı değil de iktisadi olayları iyi bilen topluluklar ayakta kalıyor. Bankacılık sistemlerini bilenler ekonomik darboğazlardan kurtuluyor. Para plütokrasiden   proletaryaya iniyor.

Üretim geriye kalan tek çıkış yolumuz oluyor.

Gelecekte de iki temel kriz bekliyor yine;  enerji ve gıda. Bir toplumun çöküşü gıdanın çöküşünden başlıyor. Endüstriyel gıda sektörü içinde kimyasal bir zehir sektörünü bulunduruyor. Yenilen içilen her zehirli gıda bizi yavaşça ve sakince öldürüyor. Topraktan uzak kendi benliğimizden koparıyor. Yediklerimiz duygularımıza düşüncelerimize ruh halimize dönüşüyor. Sakince zehirliyor bizi. Sakince alıyoruz hastalıkları bedenimize.

Ekonominin diğer yapı taşı hayatı anlamlı kılan yegane etken enerji oluyor. Enerjiye hükmeden ekonomiye hükmediyor. Ekonomi ye  hükmeden dünyaya hükmediyor. Sahip olduğumuz enerji gittiğimiz yol oluyor. Geri kaldıkça hayatı kaçırıyoruz. Hâlâ ihtiyacımızı dışardan alıyoruz. Enerji kilitli kapılar ardındaki yegane anahtar. Hayatta kalmanın tek yolu...

Toplumların çöküşü bireyin çöküşüyle başlıyor. Bireyin çöküşü de gıdanın çöküşünden kaynaklanıyor. Ve bazı şeyler yavaşça yer ediniyor içimizde.

Bazen durup düşünmek gerek bu gidiş nereye diye.