GÜNDEM

BEKLEME BİZİ GAZZE ŞİMDİ GELEMEYİZ!

Boğazımıza kadar içine daldığımız dünyalık hazlardan, benliğimizi saran mal tutkusundan ve mal biriktirme yarışından kopamadığımız için gelemeyiz…

Yıllarca hayalini kurduğumuz makamlara ulaşma, elde etmeye çalıştığımız imkan ve imtiyazlara kavuşma hırsına kapıldığımız için...  

Son modeli çıkan arabayı almak için, aylardır galeri sırasını beklediğimiz ve mağaza zincirimizin yeni şubesini açma telaşında olduğumuz için gelemeyiz.

Cemaatimize yeni müritler, cemiyetimize daha geniş imtiyazlar ve vakfımıza yeni mülkler kazandırmaktan vakit bulamadığımız için…

Kendi camiamızın en büyük, hocamızın ve liderimizin en yetkin, mezhep ve meşrebimizin en doğru olduğunu ispat etme yarışında olduğumuz için…

Araya adam koyarak satın aldığımız kupon arsaların prim yapmasını ve aldığımız ballı ihalelerin hakedişini beklediğimiz için gelemeyiz…

Sahip olduğumuz imtiyazlı ceylan derili koltukları, şoförlü makam aracını ve alıştığımız VİP muameleyi bırakmaya hazır olmadığımız için…

Taparcasına sevdiğimiz evlatlarımızın okulunu, işini, evliliğini ve henüz bir torpil bulup garanti altına alamadığımız geleceklerini düşündüğümüz için gelemeyiz…

Tarafımızı belli edersek kariyerimizin bitmesinden, takipçilerimizin düşmesinden ve popülaritemizin azalmasından endişelendiğimiz için...

Uzun süredir beklediğimiz terfii almaya ve ünvanımızı yükselteceğimiz doktora tezini tamamlamaya çalıştığımız için gelemeyiz.

Kirasını katlamalı arttırdığımız mülklerimizin aidatlarını toplamamız ve yeni aldığımız yazlığın kredisini kapatmamız gerektiği için…  

Kur korumalı mevduata yatırdığımız hisselerimiz ile yastık altındaki dövizlerimizin en yüksek değere ulaşmasını dört gözle beklediğimiz için şimdi gelemeyiz.

Ey Gazze görüyorsun işte! Çok meşgulüz o yüzden bekleme bizi…

Sizler mücadele ve şehadetinizle diri olduğunuz halde, sessiz kalan ve asıl ölü olan bizler gıyabi cenaze namazlarınızı kılmakla meşgul olduğumuz için…

Yetkilerimizi kullanıp acılarınızı dindirecek somut adımlar atmak yerine, enerjimizi kürsülerde hamasi cümleler kurup işgalcilere kahır okumaya harcadığımız için...   

Güçlerimizi birleştirip katillere boyun eğdirmek yerine, bol ülke bayraklı toplantılarda kınama metinleri imzalamakla uğraştığımız için gelemeyiz…

Çünkü bizler, bebek katliamlarına göz yumarak vicdanımızı, işgale karşı susarak adaletimizi, Hastanelerin vurulmasına sessiz kalarak insafımızı ve soykırıma seyirci kalarak merhametimizi yitirdik.

En kötüsü de bu vahşi katliamlara alışarak önce imanımızı, sonra da insanlığımızı kaybettik.

O yüzden, bekleme bizi Gazze!

Ne davanızı dava bilecek şuurlu nesillerimiz, ne yasınızı tutacak imanlı yüreklerimiz, ne acılarınıza derman olacak cesur bileklerimiz ne de kanlarınızın hesabını soracak ümmet birliğimiz var.

Bugün arşı titreten Emperyalist ve Siyonist vahşiliğe tüm dünya şahit olmasına rağmen; Ne zalimler uslanıyor… Ne insanlık uyanıyor… Ne de ümmet utanıyor…

Dedim ya bekleme bizi Gazze!

Şunu anladık ki konforumuzun bozulmasına, tadımızın kaçmasına, planlarımızın aksamasına ve ezberlerimizin değişmesine hiç birimiz hazır değilmişiz…