GÜNDEM

Ağrı’dan İncirlik Üssü’ne Filistin için Özgürlük Konvoyu

"Rotamız İncirlik Yükümüz İnsanlık" diyen yüzlerce ağrılı incirlik üstüne katliama dur demek için yola çıktı. 

İHH'nın organize ettiği eyleme Türkiye'nin bütün illerinden yüzlerce kişi katılıyor. Ağrı da ise STK'lar ve gönüllü vatandaşlardan oluşan ekip saat 14:00 da incirliğe doğru yola çıktı. 

Yola çıkmadan önce basın açıklaması gerçekleştiren ekibi vatandaşlar dualarla yolcu etti. 

Ağrı İHH Başkanı Kerem Engin'in okuduğu basın açıklaması ise şu şekilde;

Yaşadığımız asır, maalesef bir insanın bünyesinin kaldırabileceğinden çok daha fazla kan ve gözyaşına sahne oluyor. Filistin, Suriye, Afganistan, Irak ve daha birçok coğrafyada sivillere uygulanan zulüm politikaları, tüm dünyanın gözleri önünde yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor. Haftalardır soykırıma varan saldırıların yaşandığı Gazze, bu zulüm politikalarının geldiği son noktadır. Apartheid rejimi İsrail, tüm dünyanın gözlerinin içine baka baka 2,5 milyona yakın insanın yaşadığı Gazze’deki sivilleri kadın, çocuk ve yaşlı demeden katletmekte, hayatta kalanlara ise yaşam hakkı tanımamaktadır. Hastaneler, mülteci kampları, okullar, fırınlar, aşevleri ve aklınıza gelebilecek daha birçok yer saldırıya uğramış, Refah Sınır Kapısı’ndan kısıtlı geçen yardımlar, Gazze’nin ihtiyacının yüzde 3’ünü dahi karşılayamamaktadır. İsrail tarafından elektrik, su ve iletişimin kesildiği Gazze’de hastanelerdeki yaralıların tedavileri ilkel yöntemlerle zor şartlar altında yapılmaya çalışılmaktadır. Ayrıca bu hastaneler, çok sayıda kadın ve çocuğun sığındığı adeta birer mülteci kampına dönüşmüştür. Buna rağmen hastaneler dahi bombalanmaktadır. 7 Ekim tarihinde İsrail’in Gazze’ye başlatmış olduğu saldırıların üzerinden 28 gün geçti. Bu süreçte Gazze’ye 18 bin ton bomba atıldı. Bu oran, İkinci Dünya Savaşı’nda Hiroşima’ya atılan bombanın bir buçuk katı büyüklüğündedir. Bu saldırılarda 10 bine yakın sivil hayatını kaybederken, 25 bine yakın sivil ise yaralandı. 1,5 milyon kişi yerinden edildi. Çok sayıda sağlık görevlisi, arama kurtarma gönüllüsü ve basın mensubunun da hayatını kaybettiği saldırılar durmuyor, şiddeti ise her geçen gün daha da artıyor Ne Gazze, ne de Filistin sadece bugünün meselesi değildir. İsrail’in soykırım politikaları Asya’dan Avrupa’ya, Amerika kıtasından Afrika’ya kadar din, dil, ırk farkı gözetmeksizin ‘‘BEN İNSANIM’’ diyen tüm dünyadaki vicdan sahiplerinin tepkisine yol açtı. Dünyanın dört bir yanında kitlesel eylemler yapılıyor. Türkiye’de de 81 ilimizde, 28 gündür Gazze için ayaktayız… Milyarlarca insanın haykırdığı ‘‘İsrail Zalimdir’’ söylemi ise maalesef dünya barışını sağlama görevini üstlendiklerini iddia eden ABD, İngiltere, Fransa, Almanya ve İtalya gibi birçok batı ülkesinin yöneticileri tarafından duymazdan gelinmekte, İsrail’e bebekleri ve kadınları katletmesi için tam destek verdikleri görülmektedir. Ukrayna’daki sivil ölümlerini bahane ederek tüm dünyayı savaşa sürüklemeye kalkan batı ülkelerindeki yöneticiler, bugün sadece 28 günde 10 bin kişinin katledildiği Gazze’deki çocukları terörist ilan etmektedir. ABD’nin Irak, Afganistan ve Suriye’de yakın tarihte işlediği katliamlar unutulmamıştır. Bugün de aleni desteğiyle Gazze’deki katliamın bir numaralı sorumlusu İsrail ile birlikte ABD’dir. ABD’nin İsrail ile başı çektiği şer ittifakı, Türkiye’nin de içinde bulunduğu coğrafyadaki birçok ülkeyi işgale teşebbüs etmektedir. Sivil akıl, her şeyin farkındadır. Sivil vicdan ise her ülkede, her şehirde, her caddede, her sokakta en gür şekilde gerçekleri haykırmaya devam edecektir. Bu amaçla ABD, İsrail ve onların taşeronluğunu yapan ülkelerin yöneticilerine meydan okumak için bugün İstanbul’dan ve Türkiye’nin dört bir yanından yola çıkıyoruz. ‘‘Rotamız İncirlik, Yükümüz İnsanlık’’ olacak… İstanbul’dan hareket eden konvoy olarak bugün Kocaeli’ne ve Ankara’ya, yarın ise Konya’ya uğrayacağız. Türkiye’nin dört bir yanından gelen binlerce araç, on binlerce vicdan sahibiyle Pazar günü 14:00’da İncirlik Üssü’nde buluşacağız. İnanıyoruz ki bizim bu hareketimiz, dünya genelinde ABD’nin başındaki kuklaların ve taşeronlarının layık oldukları muameleyi görmeleri için bir kıvılcım olacak. Bu kıvılcım ise Filistin için bir özgürlük ateşine dönüşecek. Yumruklarımız sıkı, sesimiz gür, inancımız tam, amacımız net, söylemimiz tek ‘‘Filistin Özgür olana kadar mazlumların yanında olmaya ve seslerini duyurmaya devam edeceğiz’’